|
|
|
|
divani lugatit turk atasozleri |
|
|
Divan-i Lügati’t Türk – Atasözleri
(A Harfi)
Abçı neçe al tep bilse, ayıg anca yol bilir
Avcı ne kadar hîle bilse, ayı o kadar yol bilir.
Aç ebek, tok telek
Aç kişi aceleci, tok kişi yavaş olur.
Açıglığ er şebük karımas
Varlıklı kişi çabuk kocamaz.
Aç ne yemes, tok ne temes
Aç olan ne yemez, tok olan ne söylemez?
Agılda oglak togsa arıkda otı öner
Ağılda oğlak doğsa, dere boyunda otu biter.
Agız yese köz uyadur
Ağız yese göz utanır.
Alımçı arslan, berimçi sıçgan
Alacağına arslan, vereceğine, borcuna sıçan.
Alın arslan tutar, küçin sıçgan kösgük, oyuk tutmas
Hîle ile arslan tutulur, zor ile güç ile sıçan nazar, hayâl tutulmaz.
Alp çerikde, bilge tirikde
Yiğit ordu içinde, bilgin mecliste kiñeşte belli olur.
Alp eriğ yabrıtma, ıkılaç arkasın yagrıtma
Yiğiti bakımsız bırakma, yörük atın sırtını yara etme.
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Alplar birle uruşma, beğler birle turuşma
Yiğitlerle vuruşma, beğlerle sürtüşme, iddiâlaşma.
Alp yağıda, alçak çoğuda I-
Yiğit kişi düşman karşısında, yumuşak kişi savaşda belli olur.
Anası teblük yufka yapar, oglı tetik koşa kapar
Annesi yalancı yufka yapar, oğlu tetik koşup kapar.
Añduz bolsa at ölmes
Andız ota olsa, at ölmez.
Anıñ yüziñe titinü baksa bolmas
Onun yüzüne dik bakılmaz.
Anuk otru tutsa yokka sanmas
Öne konan yemek ikram edilmemiş sayılmaz.
Arı kapçıtsa ısrur
Arı kızdırılırsa ısırır, sokar.
Arkasız er çeriğ sıyumas
Arkasız kişi düşmanını, rakibini yenemez.
Arpasız at aşumas, arkasız alp çeriğ sıyumas
Arpasız at aşamaz, arkasız yiğit rakibini yenemez.
Arslan karışa sıçgan ötin ködezür
Kocayan arslan sıçan deliğini gözler.
Arslan kökrese at ayakı tulaşır
Arslan kükrese atın ayakları dolaşır.
Aşıç ayur tübüm altın, kamıç ayur men kayda men
Tencere der dibim altın, kepçe der ki ben neredeyim?
Aş tatıgı tuz yogrın yemes
Yemeğe tad veren tuzdur ama tuz çanakla yenmez.
Atan yüki aş bolsa açka az korunur
Aş deve yükü ile olsa aça az görünür.
Ata oglı ataç togar
Oğul babasına çeker, çekmek üzere doğar.
Atası açıg almıla yese oglınıñ tısı kamar
Babası ekşi elma yese, oğlunun dişi kamaşır.
Atası anası açığ almıla yese oglı kızı tısı kamar
Babası anası ekşi elma yese, oğlunun kızının dişi kamaşır.
Ata tonı ogulka yarasa atasın tilemes
Babanın giyimi oğluna yarasa, oğul babasını istemez.
At teküzligi ay bolmas
Atın alnındaki akıtma, gökdeki Ay’la bir olmaz, tutulamaz.
Ayın kişi neñi neñ sanmas
Başkasının malı, mal sayılmaz.
Ay tolun bolsa eliğin imlemes
Ay dolun olunca el ile gösterilmez.
Azuklug aruk ermes
Azığı olan yorulmaz.
Divan-i Lügati’t Türk – Atasözleri
(B-Ç Harfi)
Balık subda közi taştın
Balık suda, gözü dışarıda.
Bar bakır, yok altun
Bulunan, var olan bakır, bulunamayan,nâdir olan altındır.
Barçın yamağı barçınka, karış yamağı karışka
İpek yaması ipeğe, yün yaması yüne.
Barıg otru tutsa yokka sanmas
Öne konan varlık, ikram edilmemiş sayılmaz. Bk. Anuk …
Beş erñek tuz ermes
Beş parmak düz, birbirinin eşi değildir.
Bilmiş yek bilmedük kişiden yeğ
Tanıdık şeytan yabancıdan iyidir.
Birin birin miñ bolur, tama tama kol bolur
Birer birer bin olur, damlaya damlaya göl olur.
Bir karga birle kış kelmes
Bir karga ile kış gelmez, gelmiş sayılmaz.
Bir tilkü terisin ikile soymas
Bir tilkinin derisi iki defi soyulmaz, yüzülmez.
Bir toyın başı ağrısa, kamug toyın başı agrımas
Bir şamanın başı ağrısa, bütün samanların başları ağrımaz.
Boldaçı buzagu öküz ara belgülüğ
Öküz olacak buzağı, kendisini belli eder.
Bor bolmayıp sirke bolma
Şarap olmadan sirke olma.
Boşlaglansa boksuklanur
Kızıp kurudan kişi boyunduruklanır.
Boş neñge iyi bolmas
Yaramaz malın sahibi olmaz.
Böri koşnısın yemes
Kurt komşusunu yemez.
Böriniñ ortak, kuzgunuñ yıgaç başında
Kurdun avı ortaklı, kuzgunun avı ağaçda kendine ait olur.
Buğday katında sarkaç subalur
Buğdayın yanında karamuk otu da sulanır.
Bu kök kirsün, kızıl çıksun
Bu mavi, ak girsin, kızıl çıksın.
Buşmasar boz kuş tutar, ebmeser ürüñ kuş tutar
Sıkılmayan kişi boz kuş, acele etmeyen kişi beyaz kuş tutar.
Buzdan sub tamar
Buzdan su damlar.
Bütün ümlüğ kanca bolsa olturur
Şalvarı sağlam olan nereye istese oraya oturur.
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Çaksa tütnür, çalsa bilnür
Yaksa tüter, söylese bilinir.
Çakşak üze ot bolmas, çakrak bile ubut bolmas
Taş üstünde ot olmaz, yanşak kişide ar olmaz.
Divan-i Lügati’t Türk – Atasözleri
(E Harfi)
Ebdeki buzagu öküz bolmas
Ev içinde bakılan buzağı öküz olmaz.
Ebek ebğe tegmez IBk. Ersek …
Aceleci evine varamaz.
Ebek siñek sütge tüşür
Aceleci sinek süte düşer.
Ebliğ toygursa közi yolka bolur.
Ev sahibi doyurunca, konuğun gözü yolda olur.
Eğir bolsa er ölmes
Eğir otu kökü bulunduran kişi, hastalansa da ölmez.
Eliğ tutgınça ot tut
Yabancıyı tutacağına ateş tut.
El kalır kaldı toru kalmas.
Yurt gider, töre kalır.
Emgek eginde kalmas
Sıkıntı ebedîyen sırtda kalmaz.
Emikliğ uragut kösekçi bolur
Emzikli kadın iştahlı olur.
Endik uma eblikni agırlar
Şaşkın konuk ev sâhibini ağırlar.
Erdem başı tıl .
Faziletin başı dildir.
Erdemsiz kut çertilür
Faziletsizden uğur, kut kaybolur
Erge muñ tegir, tag señiriñe yel tegir
Kişiye keder değer, dağ doruğuna rüzgâr değer.
Erik erini yaglıg, ermegü başı kanlıg
Yürekli kişi yağlı, tembelin başı kanlı olur.
Erkeç eti em bolur, eçkü eti yel bolur.
Teke eti ilâç olur, keçi eti yel olur.
Ermegüğe bulıt yük bolur
Tembele bulut yük olur.
Ermegüğe eşik art bolur
Tembele eşik dağ geçidi olur.
Erñeñe eliğ karı böz üm tikemes
Ergene elli karış bezden iç donu dikilmez.
Er oglı muñaymas, it oglı külermes
Kişi oğlu kederli kalmaz, it oğlu tökezlemez, ayağı sürçmez.
Ersek erğe tegmes, ebek ebğe tegmes
Oynak kadın koca bulamaz, aceleci evine varamaz.
Er sözi bir, eyer köki üç
Er kişinin sözü bir, eyerin bağı üç olur.
Esende ebek yok
Selâmetde acele yokdur.
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Esiz anıñ yiğitliği
Yazık onun yiğitliğine…
Eşyek ayur başım bolsa sundurıda sub içgeymen
Eşek der ki; başım aklım olsa denizden su içerim.
Etli tırñaklı eyirmes
Et tırnakdan ayrılmaz.
Eyğü er süñüki erir atı kalır.
İyi kişinin kemiği erir, adı kalır.
Eyğülüğni sub ayakında kemiş başında tile
İyilik yap suya at, pınarında dile bulursun.
Eyğülükün kel, isizliğin kelme
İyilikle gel, kötülükle gelme.
Divan-i Lügati’t Türk – Atasözleri
(I-İ Harfi)
Iñan ıñrasa botu bozlar
Dişi deve inlese yavrusu bağırır, bozlar.
Iş yaragında, sart asığında
İş sırasında, tüccar kârında…
It çakırı atka tegir, at çakırı ıtka tegmes
İt nazarı ata değer, at nazarı ite değmez.
It ısırmas, at tepmes teme
İt ısırmaz at tepmez deme.
Itka ubut atsa oldañ yemes
İtde utanma olsa çarığın altını yemez.
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
İgliğ tutrugı ay bolur
Hastanın vasiyet etmesi iyilik getirir.
İki koçñar başı bir aşaçta aşıçta pışmas
İki koç başı bir tencerede pişmez.
İkki bogra igeşür, otra kökegün yancılur.
İki buğra, erkek deve itişir, ortada bükelek sineği incinir.
İm bilse er ölmes
Parolayı bilen kişi hayâtını kurtarır, ölmez.
İzlik bolsa er öldimes, içlik bolsa at yagrımas .
Çarığı olsa kişi ölmez, teyelti olsa atın sırtı açılmaz, yara olmaz.
Divan-i Lügati’t Türk – Atasözleri
(K Harfi)
Kaçış bolsa kıya körmes
Halk içinde uyuşmazlık olsa, kimse birbirine yan bakamaz.
Kadaş temiş kaymaduk, kayın temiş kaymış
Kardeş demiş bakmamış, kayın demiş bakmış.
Kagun karma bolsa iyisi ikki eliğin tegir
Kavun yağma edilse, sahibi iki eliyle kapar.
Kal sabı kalmas, kagıl bağı yazılmas
Söz leke bırakmaz, yaş söğütten yapılan düğüm ırgalanmaz.
Kalın bulutug tüpi sürer, karañku ışıg urunç açar
Yoğun bulutu tipi sürer, karanlık işi rüşvet açar.
Kalıñ berse kız alır, kerek bolsa kız alır.
Çeyiz veren kız alır, gerekliyse pahalı alır.
Kalın kaz kulabuzsuz bolmas
Kaz sürüsü kılavuzsuz olmaz.
Kalın kolan çupgasız bolmas
Eşek sürüsü başsız olmaz.
Kañdaş kuma ürür, iğdiş örü tartar.
Baba bir kardeşler dövüşürler, ana birler yardımlaşırlar.
Kanıg kan bile birle yumas
Kanı kan ile yıkamazlar.
Kan ışı bolsa, katun ışı kalır
Kağanın işi olursa, hâtununun işi kalır.
Kara bulıtıg yel açar, urunç bile el açar.
Kara bulutu yel açar, rüşvet ise yurt açar.
Kara muñ kelmeğinçe Kara Yalga keçme
Kara belâ gelmedikçe Kara Yalga geçidini geçme.
Karga karısın kim bilir, kişi alasın kim tapar
Karganın kocamışını kim bilir, kişinin gönlündekini kim anlar.
Karga kazga ötgünse butı sınur
Karga kaza özense bacağı kırılır.
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Karı öküz balduka korkmas
Yaşlı öküz baltadan korkmaz.
Kayıñ kasıña
Katılık kayın ağacına mahsûstur.
Kayıñ kasıña, söküt süliñe
Kayın ağacına katılık, söğüt ağacına tazelik yaraşır.
Kaynar öküz keçiksiz bolmas
Coşkun ırmak geçitsiz olmaz.
Kaz kopsa ördek kol iğ igenür
Kaz giderse ördek göle sâhib çıkar.
Kek Keten kördi keregü yüydi
Sıkıntıyı görünce çadırını yüklenip gitt
Keñeşliğ bilig üyreşür, keñeşsiz bilig obraşur
Danışılmış bilgi güzelleşir, danışılmamış bilgi yıpranır.
Keriş yagrı ogulka kalır.
At sırtındaki yara oğula kalır.
Keyüklüğ ölimes, küpeçliğ kürimes
Giyimli kişi ıslanmaz, gemli at huysuzluk etmez.
Kılıç tatıksa iş yunçır, er Tatıksa et tuncır
Kılıç paslanırsa iş incinir, kişi Farslaşırsa eti, kanı bozulur.
Kılnu bilse kızıl keyer, yaranu bilse yaşıl keyer
Cilve bilse kırmızı giyer, yaranmayı bilse yeşil giyer.
Kırk yılka teğin bay çıgay tüzlinür
Kırk yıla kadar zengin fakir bir olur.
Kış konuki ot
Kış konuğu ateşdir.
Kız birle küreşme, kısrak birle yarışma
Kız ile görüşme, kısrak ile yarışma.
Kız kişi sabi yorıglı bolmas
Cimri kişinin sözü, ünü yayılmaz.
Kiçikde katıglansa ulgayu sebnür
Küçük iken uğraşan, büyüyünce sevinir.
Kiçik ulugka turuşmas, kırguy soñkurka karışmasI
Küçük büyüğe karşı durmaz, atmaca sungura karışmaz.
Kimiñ bile kaş bolsa yaşın yakmas
Kimin yanında kaş denilen taş olsa, yıldırım onu yakmaz.
Kim kür bolsa köbez bolur.
Kuvvetli olan kabadayı olur.
Kiñ ton opramas, keñeşliğ bil iğ artamas
Geniş, bol giyim yıpranmaz, danışılmış bilgi yanılmaz.
Kişi alası içtin, yılkı alası taştın
Kişinin alası içinde, atın alası dışındadır.
Kişi eti tiriğle tatır.
Kişi eti diri iken tatlıdır, kıymetlidir.
Kişi sözleşü, yılkı yıylaşu
Kişi söyleşerek, at koklaşarak anlaşır.
Kizdeki kiz yıpar
Misk kutusu misk kokar.
Kizlençü kelinde
Gizli şey gelinde bulunur.
Kobı er kuyugka kirşe yel alır
Talihsiz kişi kuyuya girse yel alır.
Kolan kuyugka tüşse kurbaka aygır bolur
Eşek kuyuya düşse kurbağa aygır olur.
Korkmış kişiğe koy başı koş korunur.
Korkmuş kişiye koyun başı çift, iki görünür.
Koş kılıç kınka sığmaz
Çift, iki kılıç bir kına sığmaz.
Kökge sagursa suysa yüzge tüşür
Kişi göğe tükürse, yüzüne düşer.
Kök temür kerü turmas
Çelik kılıç geri durmaz.
Koni barır keyikniñ közinde ayın başı yok
Düz giden geyiğin gözünden başka yarası yokdur.
Kop sögütğe kuş konar, körklüğ kişiğe söz kelir
Söğütlüğe kuş konar, doğru kişiye söz gelir.
Közden yırasa köñülden yeme yırar.
Gözden ırak olan gönülden de ırak olur.
Közüñüğe köğ tüşdi
Aynaya pas düşdü.
Kulak eşitse köñül bilir. Köz korse üyik kelir.
Kulak işitse gönül bilir, göz görse sevinç gelir.
Kul yağı, it böri .
Kulunun düşman, itinin kurt olduğunu unutma.
Kurmış kiriş tügülmes, ukrukun tag egilmes
Kurulmuş kiriş düğümlenmez, kement ile dağ egilmes.
Kurtga büyik bilmes yerim tar ter
Yaşlı kadın oyun bilmez yerim dar der.
Kurug yıgaç egilmes, kurmış kiriş tügülmes
Kuru ağaç egilmes, kurulmuş kiriş düğümlenmez.
Kurug kaşık agızka yaramas, kurug söz kulakka yakışmas
Kuru kaşık ağıza faydasızdır, kuru söz kulağa lüzumsuzdur.
Kuş balası kusınçıg, it balası okşançıg
Kuş yavrusu süs için, it yavrusu okşamak için
Kuş kanatın, er atın
Kuş kanadı ile, kişi atı ile varır, uçar.
Kuş tuzakka meñ uçun ılınur.
Kuş tuzağa yem için yakalanır.
Kuş yabuzı sagzıgan, yıgaç yabuzı azgan, Yer yabuzı kazgan, budun yabuzı Barsgan
Kuşun kötüsü saksağan, ağacın kötüsü kuş burnu, Yerin kötüsü çöl, ahâlînin kötüsü Barsgan’lılardır.
Kut belgüsi bilig
Devlet alâmeti bilgidir.
Kutlugka koşa yağar
Kısmetliye çift yağar.
Kutsuz kuyugka kirşe kum yağar
Kısmetsiz kişi kuyuya girse kum yağar.
Kuyugda sub bar, it burnı tegmes
Kuyuda su var ama itin burnu erişmez.
Kuzda kar eksümes, koyda yağ eksümes
Dağın güneş görmeyen yamacında kar eksilmez, koyunda yağ eksilmez.
Küç eldin kirşe toru tüñlüktin tünlükten çıkar
Zorbalık yurda girse, töre bacadan kaçar.
Kül ürkünçe köz ürse yik
Küle üflemektense, köze üflemek yeğdir.
Kümüş küñe ursa altun ayakın kel ir
Gümüş güneş altına bırakılsa, altın ayağıyla gelir.
Künde irük yok, beğde kıyık yok
Güneşde gedik yokdur, beyde caymak yokdur.
Küñe baksa köz kamar
Güneşe bakan göz kamaşır.
Küniniñ küline tegü yağı
Kuma kumanın külüne dahi düşmandır.
Küzegü uzun bolsa el iğ köymes
Küskü ateş kuskusu uzun olursa el yanmaz.
Kuz keliği yazın yayın bilgürer belgülüğ
Güzün gelişi yazdan bellidir.
Divan-i Lügati’t Türk – Atasözleri
(M-N-O-Ö Harfi)
Muş oglı muyabu togar
Kedi yavrusu miyavlayarak doğar
Muş yakrıka tegişmes, ayur kişi neñi yaraşmas
Kedi asılı yağa kavurmaya erişemez, gevezenin malı kişiye yaramaz.
Neçeme obrak keyük erse, yagmurka yarar
Nice eski giyim olsa yine de yağmurda işe yarar.
Nece munduz erse eş eygü, nece eğri erse yol eygü
Ne kadar aptal olsa da eş iyidir, ne kadar eğri, uzun olsa da yol iyidir.
Nece yitik biçek erse Öz sapın yonumas
Bıçak ne kadar keskin olursa olsun, kendi sapını yontamaz.
Oglak yiliksiz, oglan biliksiz
Oğlak iliksiz, çocuk bilgisiz olur.
Oglan biligsiz
Çocuk bilgisiz olur.
Oglan ışı ış bolmas, oglak müñüzi sap bolmas
Çocuk işi iş olmaz, oğlak boynuzu sap olmaz.
Oglan sub töker ulug yanı sınur.
Oğlan su döker, büyüğün bir yanı kırılır.
Oprak yasıkdın tozlug ya çıkar.
Eskimiş, kullanılmayan yay kabından tozlu yay çıkar.
Ortak erden artuk almaş
Ortak ortağından fazla almaz.
Otagka öpkelep süğe sözlemedük
Çadıra kızıp, askerle konuşmaz.
Ot tese ağız köymes
Ateş demekle ağız yanmaz.
Ot tütünsüz bolmas, yiğit yazuksuz bolmas
Ateş dumansız olmaz, genç kişi günahsız olmaz.
Otug oyguç birle öçürmes
Ateş alev ile söndürülmez.
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Öd keçer kişi tuymas, yalñuk oglı meñgü kalmas
Zaman geçer kişi duymaz, insan oğlu ebedî kalmaz.
Ödlek karıtmışka boyug talkımas
Zamanın yaşlandırdığı kişiye boya ayıp sayılmaz.
Ögüñüçi üminde artarur
Öğünen kişi iç donunu pisletir.
Öküş sebinç bolsa katıg oksunur
Çok sevinen, pek pişman olur.
Öküz ayakı bolgınça buzagu başı bolsa yeğ
Öküz ayağı olmakdansa, buzağı başı olmak yeğdir.
Öldeçi sıçgan muş taşakın taşakı kaşır
Eceli gelen sıçan kedinin husyelerini kaşır.
Ötlüğ yinçü yerde kalmas
Delikli inci yerde kalmaz.
Öz köz ir kışlag
Kışlığını kendi gözünle seç.
Divan-i Lügati’t Türk – Atasözleri
(S Harfi)
Sabanda sandırış bolsa örtgünde irteş bolmas
Saban zamanı sürtüşme olursa, harman zamanında dövüş olmaz.
Sabın sagrakka tegir
Sözle, tatlı dille sürâhiye erişilir.
Saçratgudın korkmış kuş kırk yıl ayrı yıgaç üze konmas
Tuzakdan korkmuş kuş kırk yıl çatal ağaç üstüne konmaz.
Sakak bıçar, sakal okşar
Çene keser, sakal okşar.
Sakak okşar, sakal bıçar
Çene okşar, sakal keser.
Sart azukı arıg bolsa yolda yer
Tüccarın malı temiz olsa yolda kendisi yer.
Sartnıñ azığı arıg bolsa yol üze yer
Tüccarın malı temiz olsa yol üzerinde kendisi yer.
Sınamasa arsıkar, sakınmasa utsukar
Sınamayan aldanır, sakınmayan yutulur.
Soğuşup uruşur, otra ton titişür
Soğuşup vuruşulur, arada elbise yırtılır.
Söğüt süliñe kayıñ kasıña
Söğütde tazelik, kayında sertlik vardır.
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Sözğe süçünse bulun barır
Lâfa dalan tutsak olur.
Sub içürmesge süt ber
Su içirmeyene süt ver.
Sub körmekinçe etük tartma
Suyu körmeyince etek toplama.
Subuzganda eb bolmas, topurganda ab bolmas
Mezarlıkda ev olmaz, tozlu yerde av olmaz.
Sundılaç ışı ermes örtgün tepmek
Harman tepmek çayır kuşunun serçe işi değildir.
Süsegen uyka Teñri müñüz bermes
Süsegen öküze Tanrı boynuz vermez.
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Divan-i Lügati’t Türk – Atasözleri
(T Harfi)
Tabgaç Kannıñ turkusı telim teñlemeyip bıçmas
Çin hakanının ipeği çokdur ama denk getirmedikçe biçmez.
Tagıg ukrukın egmes, teñizni kaygıkın bükmez
Dağ kement ile eğilmez, denizin önü kayıkla kesilmez.
Tag tagka kabuşmas, kişi kişiğe kabuşur.
Dağ dağa kavuşmaz, kişi kişiye kavuşur.
Tamu kapugın açar tabar
Cehennemin kapısını açan maldır.
Tapug taş yarar, taş başıg yarar
Emir taşı yarar, taş başı yarar,
Taşıg ısrumasa öpmiş kerek
Taşı ısıramayanın öpmesi gerekir.
Tatıg közre tikeniğ tüpre
Farslı’ya dikkat et, dikeni kökünden sök.
Tatsız Türk bolmas, başsız börk bolmas
Fars’sız Türk olmaz, başsız serpuş olmaz.
Tayak bile taymas, tanuk sözün bütmes
Baston ile kayılmaz, şahit sözüne inanılmaz.
Tay atatsa at tınur, oğul ereyse ata tınur
Tay atlaşınca at dinlenir, oğul erginleşince babası dinlenir.
Taygan yügrügin yügürgenni tilkü sebmes
Tazının hızlı koşanını tilki sevmez.
Taz at taparçı bolmas
Alacalı at yük taşıyamaz.
Taz keliği börkçige
Kelin, börksüzün geleceği yer börkçüdür.
Tebey bedük erse mayakı bedük ermes
Deve büyük ise, tersi, dışkısı büyük olmaz.
Tebey münüp koy ara yaşmas
Deveye binip koyun sürüsü içinde saklanılmaz.
Tebi silkinse eşekke yük çıkar
Deve silkinse eşeğe yük çıkar.
Tebi yük kötürse, kamıç yeme kötürür
Yük götüren deve, kaşığı da haydi haydi götürür.
Tegirmende togmış sıçgan kök kökregiñe korkmas
Değirmende doğmuş sıçan gök gürlemesinden korkmaz.
Tegme kişi öz bolmas, yat yaguk tuz bolmas.
Her kişi kendin gibi olmaz, yad kişi, hısımla müsâvî olmaz.
Telim sözüğ uksa bolmas, yalım kaya yıksa bolmas
Çok söz anlaşılmaz, yalçın kaya yıkılmaz.
Teñsizde tegirmen turgursa, yaragsızda yar bolmas
Uygun olmayan yerde değirmen yapan yararsız ark yapar.
Teşük subda belgürer
Deşik, yarık, delik, suda su ile belli olur.
Tezek karda yatmas, eygü ısız katmas
Tezek karda yatmaz, iyilik kötülüğe katılmaz.
Tılın tergiğe tegir
Tatlı dil ile sofraya erişilir.
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Tılın tügmişni tısın yazmas
Dil ile bağlanan diş ile çözülemez.
Tikmeğinçe önmes, tilemegince bulmas
Ekmeyince bitmez, dilemeyen bulamaz.
Tilkü öz yinige İñe ürse uyuz bolur.
Tilki kendi inine karşı ürüse uyuz olur.
Tiriğ esen bolsa tañ öküş korur
Kişi esen yaşasa şaşılacak çok şey görür.
Tokum yüzüp kuyrukta biçek sıma
Deriyi yüzüp kuyrukda bıçağı kırma.
Tolum anutsa kulun bulur, tolum unutsa bulun bolur
Silâhını hazır eden at da bulur, silâhını ihmâl eden tutsak olur.
Toyın tapugsak Teñri sepinçsiz.
Şaman tapınsa da Tanrı memnun olmaz.
Tünle bulıt örtense eblûk urı keldürmişçe bolur
Tañda bulıt örtense ebge yağı kirmişçe bolur
Akşam üstü bulut kızarırsa ev halkı çocuk doğmuş gibi olur,
Tan vakti bulut kızarırsa eve düşman girmiş gibi olur.
Tünle yorub kunduz sebnür, kiçikde eplenip ulgayu sebnür
Geceyle yola çıkan gündüzün sevinir, küçükken evlenen yaşlanınca sevinir.
Tütün kopursa işlenür
Dumanı kaldıran islenir.
Tütüşmeginçe tüzülmes, tüpirmeğinçe açılmas
Dövüş olmayınca düzen düzülmez, tipi olmayınca hava açılmaz.
Tuzun birle uruş, utun birle tireşme üsterme
Yumuşak başlı kişi ile vuruş alçak kişi ile iddialaşma, direşme.
Divan-i Lügati’t Türk – Atasözleri
(U-Ü Harfi)
Ula bolsa yol azmas, bilig bolsa söz yazmas
İşâret olsa yol şaşırılmaz, bilgi olsa söz uzamaz, yayılmaz,
Ulugnı uluglasa kut bulur
Ulu kişiyi ululayan, devlet bulur.
Uluk yağırı ogulka kalır Bk: Keriş …
Atın omuz başındaki yara oğula kalır.
Uma kelse kut kelir
Konuk gelirse devlet gelir.
Umayka tapınsa oğul bolur
Şevkat meleğine yakaranın çocuğu olur?
Usukmışa sakıg kamug sub korunur
Susamışa serab bütün su görünür.
Us üşgürse ölür
Kukumav kuşu kişiye karşı öterse o kişi ölür.
Uygur yıgaç uzun kes, temür kısga kes
Ey Uygur, ağacı uzun kes, demiri kısa kes.
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Üri kopsa oguş alkışur, yağı kelse imrem tepreşür
Gürültü kopsa hısım, akraba koşuşur, düşman gelse halk debreşir, yer yerinden oynar.
Divan-i Lügati’t Türk – Atasözleri
(Y Harfi)
Yablak tıllıg beğden kerü yalñus tul yeğ
Kötü dilli beyden yalnız dul kadın yeğdir.
Yagıñ erse kerek yundakı tegir
Düşmanın hücum edip gitse bile atının fışkısı kalır.
Yağını aşaklasa başka çıkar
Düşman küçümsenirse başa çıkar.
Yakadaki yalga gali eligdeki ıçgınur
Yakandakini yalarken elindeki gider.
Yalksa yeme yağ eyğü, köyse yeme kün eyğü
Bıksa bile yağ iyi, yaksa bile gün iyidir.
Yalñuk meñgü tirilmez, sınka kirüb kirü yanmas
Kişi ebediyen diri kalmaz, mezara giren geri dönmez.
Yalñuk oglı munsuz bolmas
Kişi oğlu dertsiz olmaz.
Yalñuk oglı yokayur eyğü atı kalır
Kişi oğlu yok olur, ölür, iyi ise adı kalır.
Yalñuk ürülmüş kap ol, ağzı yazlıp alkınur
Kişi şişirilmiş tulum gibidir, ağzı açılınca söner.
Yalñus kaz ötmes
Yalnız kaz ötmez.
Yarın bulgansa el bulganır
Kürek kemiği karmaşık olursa, yurt da karışır.
Yaş ot köymes, yalapar ölmes
Yaş ot yanmaz, elçi ölmez, öldürülmez.
Yatnıñ yaglıg tiküsinden, öznüñ kanlıg yuyruk yeğ
Elin yağlı lokmasından, kendinin kanlı yumruğu yeğdir.
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Yayag atı çaruk, küçi azuk
Yayanın atı çarık, gücü azıkdır.
Yazıda böri ulısa ebde it bağrı tartışur
Düzlükde kurt ulusa, evde itin bağrı sızlar.
Yazıdaki süblin eyergeli, ebdeki takagu uçgınma
Düzlükdeki sülünü ararken, evdeki tavuğu kaçırma.
Yazın katıglansa kışın sebnür.
Yazın katık yapan, kışın sevinir.
Yazmas atım bolmas, yañılmas bilge bolmas
Şaşmaz ok olmaz, yanılmadık bilgin olmaz.
Yazmas atım yağmur, yañılmas bilge yañku
Şaşmaz ok yağmur, yanılmaz bilgin yankıdır.
Yer basrukı tag, budun basrukı beğ
Yerin baskısı dağ, milletin baskısı beğdir.
Yeti başlıg yil büke
Yedi başlı ejderha.
Yıgaç uçuña yel tegir, körklüg kişiğe söz kelir
Ağaç ucuna yel deyer, değerli kişiye söz gelir.
Yılan kendü eğrisin bilmes, tebi boynın eğri ter
Yılan kendi eğriliğini bilmez, deveye boynun eğri der.
Yılan yarpuzdın kaçar, kanca barsa yarpuz utru kelür.
Yılan, yılan sıçanından kaçar, nereye kaçsa yılan sıçanı karşısına dikilir, gelir.
Yıparlıg kesürgüdin yıpar kitse yiyi kalır
Amber kabından amber gitse de koşusu kalır.
Yırak yer sabin arkış keldürür
Uzak yerin haberini kervan getirir.
Yitükliğ anası koyun açar
Kaybetdiği nesneyi anasının koynunda arar.
Yogurkanda artuk ayak kösülse üşiyür
Ayak yorgandan dışarıya uzatılırsa üşür.
Yunt başın yularlab keñeldi
At başını dâimâ yularlayıp tedbîr al.
Yunt kazısı yağ
Yağın iyisi atın karnından çıkan yağdır.
Yurt kiçük bolsa angut bedük ur
Delik küçük olsa da tapayı yamayı büyük vur.
Yüpüşlüğ kelin keyeküni yapaş bulur
Yüz görümlülüğü çok olan gelin, güveyiyi yavaş, yumuşak bulur.
Yüzge körme erdem tile
Kişide yüz güzelliği değil fazilet ara, dile.
|» “Div. Lüg. Türk – Atasözleri” Sayfasına Dön! « |
Not: İçerik, internetten alıntılanarak derlenmiştir.
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|