Göktürk Yazısında Ünlüler
Göktürk alfabesindeki ünsüz harfleri ve kullanımlarını gördükten sonra, ünlülerin nasıl kullanıldıklarına bakabiliriz. Göktürk alfabesinde toplam 4 tane ünlü vardır. Bugün Türkçede kullandığımız 8 ünlü, Göktürk alfabesinde 4 harf ile gösterilmektedir. “A” ve “E” ünlülerini “” harfi; “I” ve “İ” ünlülerini “i” harfi; “O” ve “U” ünlülerini “” harfi; “Ö” ve “Ü” ünlülerini ise “” harfi göstermektedir. Yandaki tablonun en altında gördüğünüz sonuncu harf ise, “kapalı e” sesini belirtmek için kullanılan “” harfidir. Bu harf, Orhun Yazıtları‘nda geçmemekle birlikte Yenisey Yazıtları’nda birkaç sözcükte kullanıldığı için, Göktürk yazısındaki ünlüler arasında sıralanmıştır.
Göktürk alfabesinde ünlülerin sayısı oldukça azdır; fakat bu ünsüzlerin çokluğuyla telafi edilmiştir ve bu durum yazıda genellikle soruna yol açmamaktadır. Tabloda görülen ilk iki ünlü harf olan “” [a, e] ve “” [ı, i], sözcükler içindeki ünsüzlerin kalınlık – incelik durumlarına göre rahatlıkla ayırt edilebilmektedir. Çünkü bu harflerin kullanıldığı sözcük, eğer kalın ünsüzlerle yazılmışsa, kalın olan ünlüyü; ince ünlülerle yazılmışsa, ince olan ünlüyü seçmemiz gerekmektedir. Örneğin: “taşra” sözcüğü “” biçiminde yazılmaktadır. Sözcüğün yazımına dikkat edilirse, başta “kalın” bir ünsüzün kullanıldığı görülecektir. Bu bize, kalın ünsüzden sonra gelecek ünlülerin de kalın biçiminin kullanılacağına işaret etmektedir. Sözcüğün sonundaki “” ünlüsü, “a” ve “e” seslerini karşılamaktadır. Bu durumda sözcük kalın ünsüzlerden oluştuğu için, sondaki ünlünün de “a” sesini karşıladığını anlayabiliriz.
Farklı bir örneğe bakacak olursak: “bilig” sözcüğünü, Orhun yazısıyla “” biçiminde yazarız. Sözcüğün sağ baştaki ilk harfine bakacak olursak, “b” harfinin “ince” biçiminin kullanıldığını görürüz. Bu bize, bu harften sonra gelecek ünlünün de “ince” olacağını düşündürmelidir. Sondaki harf, yine “g” harfinin “ince” biçimidir. Demek ki tezimiz doğru yürümekte ve bir sözcüğün ilk hecesinde hangi türden ünsüz varsa, sonra gelenler de o türden olmaktadır. O hâlde, iki ince ünsüzün arasında kalan ve “I” ile “İ” seslerini karşılayan “i” ünlüsünün, “ince” biçimi olan “i” sesini seçmemiz gerekmektedir.
İlk iki sesli harfi, kalınlık – inceliğe göre okumak oldukça kolaydır. Fakat “” [o, u] ve “” [ö, ü] ünlülerini bu biçimde okumak olanaksızdır. Çünkü bu iki harfin karşıladığı iki ses de, kalın veya incedir. Şöyle ki: “” harfinin karşıladığı iki ünlü de “kalın“dır. Bu durumda ünsüzlerin durumlarına bakarak “” harfinin karşıladığı seslerden birini seçmemiz olanaksızdır. Örneğin: “bung” sözcüğü, “” biçiminde yazılmaktadır. Sözcüğün sağındaki ilk harften başlarsak, “b” harfinin “kalın” biçiminin kullanıldığını görürüz. Bu durumda ortadaki ünlü de “kalın” olmak zorundadır. Fakat “” harfinin karşıladığı “o” ve “u” ünlülerinin ikisi de “kalın” olduğu için, hangisini seçeceğimizi bilemeyiz. Bu durumda bu sözcüğü “bong” olarak da okuyabiliriz; “bung” olarak da… Böylesi sözcüklerin okunması, genellikle sorunlu olmuştur. Bazı Türklük bilimcilerin “Kül-Tigin” biçiminde okudukları adı, bazıları “Köl-Tigin“; bazılarının “Tonyukuk” diye okudukları adı, bazıları “Tunyukuk” diye okumuşlardır. Göktürkçedeki “a” ile “e” ünlülerini birbirinden ayıran düzenli yapının, “u” ile “o” veya “ü” ile “ö” ünlülerini birbirinden ayıramayışının nedeni, bu ünlülerin sesletimi (telaffuzu) arasındaki farkın hissedilmeyecek kadar az olmasıyla açıklanabilir. Bunun için böyle sözcükleri okurken, anlamlı olduğunu düşündüğünüz en doğru biçimiyle seslendirmemiz gerekmektedir.